Milliyet Ege’den 90+3 “Akdeniz’de kanatlandılar”

Milliyet Ege'nin usta kalemleri, haftalık analizleri ve yorumları ile İzmir takımlarını değerlendiriyor...

Bülent Buda: Dakika 67, Soner hafif sakatlığı nedeniyle oyun dışı kaldı. Yalçın oyuna katıldı. Tabelada 3 fark yazıyor. Oyun rahatlamış. Antalya’nın atacak mermisi kalmamış, süngüsü düşmüş. Tripic 90. dakikada, Deniz Kadah 94. Dakikada oyuna katılıyor. Unutkanlık mı, skorun oluşturduğu coşku ya da rehavet mi? Maçın bitimine saniyeler kala oyuncu değişimleri. 45 dakikada sorunu çözdüler Antalya’da. Başlangıcı, pas akışı, koşuları ve final dokunuşlarıyla 3 harika gol. Kusursuz karşı ataklar. Topun kazanıldığı yerde başlayan karşı kaleye hızlı, dikine, toplu topsuz etkileyici koşular. Bunların çok ötesinde takım disiplini, yardımlaşma. Sakatlar, eksikler kavramını dert etmeyen, sakin, akıllı bir duruş. Esaslı bir galibiyet oldu. Önümüzdeki haftaki şölen için itici güç, tertemiz 3 puan. Arkasının gelmesi dileğiyle…

Fatih Tanfer:

– Öncelikle Göztepe bugün oynayacağı ve ilk mücadelenin 4-3 mağlubiyet ile bittiği Türkiye Kupası maçının rövanş maçından Avrupa hayalinin gerçekleşmesinin en kolay yolu olan kupada bugün mutlak şekilde bir üst tura çıkmalıdır.
– Süper Lig’e dönecek olursak, Göztepe, Antalya’da oynanan ve 3 puan kazandığı maçta özellikle ilk yarıda oyunun her anında kontrolü elinde tuttu. Savunmada ilk defa beraber oynamalarına rağmen Leo ve Borges pozisyon bilgileri ile birbirlerinden kopmadan başarılıydılar.
– Hücumda, Halil ve Serdar hızlarını iyi kullandılar. Jerome ise hücum presini iyi yapıp, rakip stoperleri bozdu ve arkadaşlarına alan yarattı. Cesaretli ve yarışmacı kimliğine bürünmüş koşan Göztepe izledik.
– İkinci yarı ise oyunu haklı olarak galibiyetin getirdiği avantajla rölantiye aldılar. Antalya ise oyuna giren Fredy ile çok etkili oldu. Bu süreçte de Beto nasıl büyük bir kaleci olduğunu yaptığı harika kurtarışlarla gösterdi. Yeni statta umarım ki çok daha büyük hedefleri olacaktır.

Mehmet Demirtaş: Göztepe, iyi oynadığı deplasmanda rakibi Antalya’yı 3 golle devirerek 3 puanı hanesine yazdırdı ve evine galibiyetle döndü. Deplasmanda alınan zaferlerin yeri her zaman ayrıdır. Antalyaspor rakibinden baskı görünce afallayan bir takım. Göztepe de birçok kez bu baskıyı kurarak ataklar ve goller buldu. Özellikle ilk 45 dakikalık zaman diliminde rakibinin düğümünü çözen Göz Göz, bu süre zarfına 3 gol sığdırmayı başardı. Maçın spikeri ilk yarıda, “Her topa 2 kırmızılı oyuncu baskı kuruyor” diye bir ifade kullandı. Bence bu maçın özeti niteliğinde bir söylem. Sarı kırmızılı takım rakibinin topla çıkmasını engellemek için önde baskıyı iyi yaptı. Ayrıca defansta yaşanan rotasyona rağmen az hata yaptılar diyebiliriz. Ben bu alanda Leo’yu fazlasıyla beğendim. Takım halinde hücum ve defans oyununu iyi oynadılar. Bir bütündüler. Soner’in defans ve forvet arasındaki köprü görevini iyi yapması, Serdar ve Halil’in sürati, Leo’nun rakiplerine geçit vermemesi, Beto’nun kritik kurtarışları Göztepe’ye 3 puanı getirdi. Öte yandan hücumda Halil çok hareketliydi. Bir parantez de Jerome’a açmak gerek. Önde pres yaparak rakip defansı yıpratmayı iyi biliyor, evet. Ancak bu maçta karşı karşıya kaldığı pozisyonu gole çevirememesi bir forvete yakışmıyor. İngiliz forvetin skora katkısının daha fazla olması gerektiğini düşünüyorum. Son dokunuşlarda daha üretken bir Jerome, Göztepe için çok yararlı olacaktır. Tabi ki takıma alkış tutarken İlhan Hoca’yı es geçecek değiliz. Kenarda Klopp misali heyecanı takımı diri tutuyor. Bu karşılaşmada rakibinin zaafları üzerinden takımını yönlendirip taktik vermesi maçın kilidini açan noktaydı. Oynattığı futbol ve elde ettiği puanlar adına en büyük alkış İlhan Palut’a. Göztepe’nin dinamik teknik adamla yaşadığı değişimi net bir şekilde fark ediyor. Şimdi sırada öncelikle kupa mücadelesi, ardından taraftarların ve tüm İzmir’in günler, haftalar, aylardır beklediği müthiş açılış günü var. Göztepe’yi kutlar, evinde nice zaferler almasını dilerim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

İlgili Haberler

Başa dön tuşu