Futbol, yürek işi

Milliyet Ege Spor Müdürü Mehmet Demirtaş, Açık Tribün adlı köşesiyle İzmir futbolunun nabzını kalemiyle tutuyor...

Mehmet Demirtaş

Ligimize verilen zorunlu ara sonrası Göztepe, önce evinde Trabzonspor ile karşı karşıya geldi ve rakibine boyun eğdi.
Ardından Süper Lig’in ikinci yarısında oynadığı 10 karşılaşmada 9 yenilgi, 1 beraberlikle kötü bir performans sergileyen ve en son galibiyetini 15 Aralık 2019’da Beşiktaş deplasmanında alan Yeni Malatyaspor ile karşılaştı. Sarı kırmızılılar, onlara da boyun eğdi ve BtcTurk Yeni Malatyaspor, aylar sonra galibiyetle tanışmanın mutluluğunu yaşadı. Şu bir gerçek ki, Göztepe’nin tadı tuzu yok…

Pandemi arasından sonra bambaşka bir Göztepe izliyoruz. Tabiri yerindeyse, ‘O eski halinden eser yok şimdi’.

Oyuncu grubunun birçoğunun aklı havada. Kafalar, sezon sonuna ertelenen sözleşmelerde sanırım. Üzerine bir de geçtiğimiz haftalarda kulübün Katarlılara satış haberleri patladı. Birçok futbolcunun şimdiden tatile çıkmış olduğunu gözlemlediğimiz Göztepe’de işler pek de yolunda gitmiyor.

İki sezondur ‘Avrupa Avrupa’ nidaları attığımız Şanlı Göztepe’ye bu hedefsizlik hiç yakışmıyor.

Futbola heyecan ve tat katan en önemli unsur, futbolun ayakla oynanmasından ziyade yürekle oynanmasıdır. Yetenek; azim, kararlılık ve yürekle birleşince futbol yalnızca ayak oyunu olmaktan çıkıyor adeta bir yürek oyununa dönüşüyor…

Profesyonellik anlayışı, “Tüfek icat oldu mertlik bozuldu” misali futbolu disipline etse ve organizasyonlarını düzenli hale getirse de futbola güzellik katan esas olgu, duygulara hitap edebilmesidir.

Oysa profesyonellikte duygulara yer yoktur. Peki duygusuz futbol oynanabilir mi?

Oynanır tabii ki. Ama duyguları dışlayan bir anlayış, futbolu acımasız bir hale getiriyor, değer unsurunu ortadan kaldırıyor. “Yüreğinizle yaptığınız her iş, size geri dönecektir” diyor düşünürler…
Bu durum futbolda da böyle. Bu yüzdendir ki İlhan Palut’a büyük görev düşüyor.

İlhan Palut, Hatayspor’da tarih yazdı. Başarılı maçlar çıkardı. Hatayspor’a tarihinin en büyük zaferlerini yaşattı. Başarılı geçmişi, tartışılmaz teknik direktörlüğü, efendiliği ve insanlığıyla yepyeni bir yüz İlhan Palut. Palut’un geldiği gün, “Kendi oyun tarzımı Göztepe’ye aşılayacağım. Arada sürpriz galibiyetler almak yerine, bir felsefeye bağlı kalan, sonuç alan bir takım yaratacağım” açıklaması çok değerliydi. Kaldı ki takımın başına gelmesinin üzerinden henüz bir ay geçmemesine rağmen Göztepe’nin şahlanışı, coşkusu, kazanma arzusu büyük takdir toplamıştı. Umut ediyorum ki İlhan Hoca, radikal kararlar alıp sorumluluk üstlenerek gereken yaptırımları yapacak, ‘Ciddiyeti severim, disipline hayranım’ felsefesini hayata geçirecektir.

Geldiğimiz bu nokta, Göztepe’nin ve İlhan Palut’un yol haritasını belirleyecektir… Benim İlhan Hoca’ya güvenim tam. Geç kalmadan Göztepe’yi coşkulu günlerine geri döndürecektir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

İlgili Haberler

Başa dön tuşu